Üniversite hayatı, genç bireylerin hem akademik hem de sosyal açıdan büyüyüp geliştiği bir dönemdir. Ancak, bu serüven bazen trajik olaylarla sekteye uğrayabiliyor. Son dönemde gündeme bomba gibi düşen bir olay, İstanbul’daki bir üniversitede okuyan 22 yaşındaki öğrenci Burak’ın şüpheli ölümü ile ilgili. Ailesi ve arkadaşları için büyük bir yıkım olan bu olay, hem üniversite topluluğunda hem de sosyal medya platformlarında geniş yankı uyandırdı. Peki, Burak'ın ölümü sonrasında neler yaşandı? Olayın arkasındaki gerçekler neler? Bu yazımızda, Burak’ın hayatına, ölümüyle ilgili detaylara ve olayı saran tartışmalara değineceğiz.
Burak, İstanbul'daki bir üniversitede iş mühendisliği bölümünde ikinci sınıf öğrencisiydi. Genç yaşında bile büyük hayaller ve hedeflerle doluydu. Arkadaşlarıyla sık sık yaptığı sohbetlerde, mezun olduktan sonra yurtdışında kariyer yapma hayalini paylaşıyordu. Eğitime olan tutkusu, okulda gösterdiği başarılarda da kendini gösteriyordu. Geçtiğimiz dönem, sınıfında en yüksek not ortalamasına sahip olduğu için onur belgesi almıştı. Fakat Burak'ın sadece akademik başarılarıyla değil, aynı zamanda sosyal çevresiyle de dikkat çektiğini belirtmek gerekir. Güzel bir kalbe sahip olan genç, çevresindeki insanlarla da daima olumlu ilişkiler kurmaya özen gösteriyordu. Arkadaşları onun yardımseverliği, cana yakınlığı ve neşesi ile hatırlıyor. Olaydan birkaç gün önce, sosyal medyada yaptığı paylaşımlarında geleceğe dair umut dolu mesajlar veriyordu. Ancak bu karamsar olay, hayatının beklentilerini bir anda alt üst etti.
Burak'ın ölümü, 15 Ekim 2023 tarihinde üniversitenin yurt binasında bulunduğunda fark edildi. Öğrencinin arkadaşları, onun uzun süredir yalnız kaldığını fark ettiğinde odasına girmek için kapıyı çaldı. Ancak yanıt alamayınca, güvenlik görevlilerine haber verdiler. Kapı açıldığında, Burak’ın cansız bedeniyle karşılaşıldı. Olay yerine hemen sağlık ekipleri çağrıldı, fakat genç öğrencinin hayatını kaybettiği belirlendi. Burak’ın ölüm nedeni ilk başta bilinmiyordu ve bu durum, aile ve arkadaşları arasında büyük bir şok yarattı. Hemen ardından, genç öğrencinin ölümü ile ilgili soruşturma başlatıldı. Olayın şüpheli olması, çevresindeki insanları da tedirgin etti. Arkadaşları, Burak’ın son günlerde ruh hali üzerine çeşitli spekülasyonlar yapmaya başladı. Bazı arkadaşları, Burak’ın son zamanlarda stres altında olduğunu ve derslerine çok fazla yükleniyormuş gibi göründüğünü ifade etti. Diğerleri ise, Burak’ın son zamanlarda tanımadığı bir insanla sıkça görüşmeye başladığını, bu durumun kendisi için bir sorun oluşturup oluşturmadığını sorguladı. Ailesi, Burak’ın psikolojik olarak iyi olmadığını dile getirdi. Onun üzerindeki baskıyı artıran unsurların neler olabileceği üzerinde durulurken, bölge güvenlik kameralarının izleri ve tanık ifadeleri incelendi.
Olayın ardından sosyal medya platformları da büyük bir etki alanı haline geldi. Burak’ın arkadaşları, #AdaletİçinBurak etiketiyle kampanyalar başlatarak adalet arayışını hızlandırdı. Burak’ın ölümünden sorumlu olan ya da herhangi bir şekilde olayı örtbas eden kişilerin ortaya çıkmasını talep ettiler. Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar, olayın halkta yarattığı duyarlılığı artırırken, detayları araştıran gazeteciler de gelişmeleri yakın takibe aldı. Arkadaşları ve ailesi, Burak’ın ölümü ile ilgili tüm gerçeklerin açığa çıkması için geniş çaplı bir kamuoyu oluşturmak adına mücadele vermeye karar verdi.
Burak'ın şüpheli ölümü, soruşturmanın başlamasıyla beraber mahkeme sürecine taşındı. Olayın üzerinden geçen günlerde, kampüs içinde birçok protesto düzenlendi. Öğrenciler, 'Herkes için güvenli bir okul istiyoruz' sloganları ile bulundukları üniversiteye karşı seslerini yükselttiler. Aile, Burak’ın hayatını kaybettiği günlerden itibaren kendilerine destek olan topluluklara teşekkür etti. Bu tür yasadışı davranışların ve kayıpların önlenmesi adına atılacak adımlar için ortak bir bilinç oluşturulması gerektiği konusunda hemfikir olduklarını belirttiler. Mahkeme sürecinin yanı sıra, üniversite yönetimi Burak'ın ailesiyle de iletişime geçti. Aileye karşı duyulan derin üzüntü ve kaybın etkisini geçirmek için bir dizi destek sisteminin oluşturulması talep edildi. Hatta, Burak'ın ismini yaşatmak ve başka gençlerin başına benzer bir olay gelmesin diye üniversitede anma etkinlikleri yapılacağı açıklandı. Özetle, Burak'ın şüpheli ölümü, yalnızca bir bireyin kaybı değil, birçok hayatı etkileyen bir olay. Arkadaşları ve ailesinin çabaları, bu olayın unutulup gitmesini istemiyor. Yalnızca bu trajik olayın sorumlularını değil, aynı zamanda toplumsal bir farkındalık yaratılması için de önem taşıyor. Umut ediyoruz ki, Burak'ın hikayesi, daha çok gencin hayatına dokunacak ve olumlu değişimlere yol açacaktır.