Ünlü manken ve televizyon sunucusu Özge Ulusoy’un babası, 2018 yılında meydana gelen bir trafik kazasında hayatını kaybetmişti. Olay, büyük bir üzüntü ve infial yaratarak kamuoyunun dikkatini çekmişti. Kaza sonucunda bir kişinin ölümüne neden olan sürücü hakkında açılan davada, yerel mahkeme tarafından verilen ceza, Yargıtay’a taşındı. Yargıtay, yaptığı inceleme sonucunda, yerel mahkemenin verdiği cezanın fazla olduğu kanaatine vararak sürücünün cezasında indirim yapılmasına karar verdi. Bu gelişme, hem Özge Ulusoy hem de ailesi için şok edici bir durum oldu.
Kaza, 2018 yılının Temmuz ayında, İstanbul’un yoğun trafiğinde meydana geldi. Özge Ulusoy’un babası, aracını kullanırken bir başka aracın çarpması sonucu ağır yaralanmış ve hastaneye kaldırılmasına rağmen kurtarılamamıştı. Olayın ardından, kazada kusurlu bulunan sürücü hakkında yürütülen soruşturma neticesinde, mahkemeye sevk edildi. Bu süreçte, hem Ulusoy ailesi hem de kazanın tanıkları, adaletin yerini bulmasını bekleyerek gelişmeleri yakından takip etti. Ancak, davanın yerel mahkemeye intikal etmesiyle birlikte ortaya çıkan ceza miktarı, Ulusoy ailesinin beklentilerinin altında kaldı. Verilen ceza, sadece sürücünün bir kazaya neden olduğu için hapse girmesi yeterli görülmedi ve geniş bir tartışma alanını beraberinde getirdi.
Geçtiğimiz günlerde Yargıtay, yerel mahkemenin belirlediği cezanın yetersiz olduğu ve haksız bir şekilde fazla olduğu değerlendirmesiyle sürücünün cezasını indirdi. Yargıtay’ın bu kararı, birçok kişide şaşkınlık ve öfke yarattı. Özellikle Özge Ulusoy’un hayranları ve takipçileri, sosyal medyada bu durumu protesto ettiler. Yargıtay'dan gelen ceza indirimi kararı, birçok kişi tarafından adaletin yerini bulmadığı şeklinde yorumlandı. Özge Ulusoy da olayla ilgili sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlarla yaşadığı hayal kırıklığını dile getirdi. Bu süreçte, toplumsal adaletin sağlanıp sağlanmadığına dair tartışmalar daha da büyüdü. Birçok hukukçunun katılımıyla yapılan tartışmalarda, benzer kazalarda ceza indirimlerinin bu tür himayelere yol açabileceği yönünde görüşler ifade edildi.
Özge Ulusoy, bu olayın ardından babasının anısını yaşatmak için çeşitli sosyal sorumluluk projelerinde yer almaya başladı. Aile, aynı zamanda diğer kazalarda mağdur olan ailelerle bir araya gelerek dayanışmayı artırma amacı güdüyor. Ancak, Yargıtay'ın vermiş olduğu bu ceza indirimi, bu tür trajedilerin adalet sisteminde ne denli sorgulanabilir olduğunu da beraberinde getirdi. Dolayısıyla, kamuoyunun bu olaya gösterdiği tepki, gelecekte benzeri davalarda oluşabilecek algıların önemli bir göstergesi oldu. Adaletin, en temel hak olan yaşamı koruma konusundaki rolü bir kez daha sorgulanır hale geldi. Ünlü mankenin babasının hatırasının yaşatılması amacıyla yürütülen projelerde, yaşanan olayın kurbanı olan insanlara yönelik duyarlılığın artırılması hedefleniyor. Ancak, hukukun işlemesi ve benzer olayların tekrar yaşanmaması adına Yargıtay’ın bu sarsıcı kararı, tartışmalara yol açmaya devam ediyor.
Sonuç olarak, Yargıtay’ın cinsiyet, sosyal statü ya da başka bir özelliği olmaksızın herkes için adaletin sağlanması açısından attığı bu adım, Türkiye’de trafik kazaları sonucunda yaşanan hukuki süreçlerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini herkesin dikkatine sunuyor. Özge Ulusoy ve ailesinin yanında, benzer mağduriyetler yaşayan tüm aileler için bu durum, umudun yeşermesine vesile olacak bir başlangıç olabilir. Adaletin bir gün tecelli edeceği inancıyla hareket eden aileler, yüreklere dokunan bu tür trajik olayların artmaması dileğiyle bekleyişlerini sürdürüyor.
