Son yıllarda, gayrimenkul piyasasında yaşanan hızlı değişimler ve dijitalleşmenin etkisi, tapu sahiplerini farklı risklerle karşı karşıya bıraktı. Özellikle, "dublör oyunları" adı verilen yeni bir dolandırıcılık yöntemi, gayrimenkul sektöründe ciddi kayıplara yol açmaya başladı. Bu yazımızda, dublör oyunlarının ne olduğunu, tapu sahiplerinin nasıl etkilenebileceğini ve bu duruma karşı alabilecekleri önlemleri detaylı bir şekilde ele alacağız.
Dublör oyunları, bir kişi veya grubun sahte belgeler kullanarak başkalarının mülklerini, yani gayrimenkulü satma girişiminde bulunduğu dolandırıcılık metodudur. Bu tür dolandırıcılık genellikle internet üzerinden yürütülür ve dolandırıcılar kurbanlarını ikna etmek için sahte tapular, yanıltıcı ilanlar ve diğer bilgisizliklerden yararlanırlar. Bu yöntemle, dolandırıcılar mülk sahibi gibi davranarak, tapu kaydı olmayan gayrimenkulleri satmaya çalışır. Böylece hem mülk sahiplerini hem de alıcıları mağdur ederler.
Dublör oyunları, çoğunlukla;
Atılan her adım, bu dolandırıcılığı önceden tespit etmek ve mülk sahiplerini korumak adına büyük önem taşımaktadır. Dolayısıyla, özellikle gayrimenkul alım-satım işlemlerinde dikkatli olunması gereken birçok temel unsur bulunmaktadır.
Tapu sahiplerini dublör oyunlarından korumak adına alınabilecek bazı tedbirler sıklıkla tavsiye edilmektedir. Bu önlemler, mülk sahiplerinin hem kendi haklarını korumasını hem de potansiyel dolandırıcılıklara karşı hazırlıklı olmasını sağlayabilir:
Sonuç olarak, dublör oyunları gibi dolandırıcılıklar, tapu sahipleri için ciddi tehditler oluşturmakta. Ancak, yukarıda sıralanan önlemler ve dikkatli adımlar ile mülk sahipleri kendilerini ve gayrimenkullerini koruma yolunda önemli adımlar atabilirler. Gayrimenkul alım-satım işlemlerinde bilinçli olmak, her zaman en iyi savunma mekanizmasıdır. Unuttulmamalıdır ki, sahtecilik ve dolandırıcılık her zaman yeni formlara bürünebilir, bu nedenle dikkat ve özenle hareket etmek, gayrimenkul dünyasında bir gereklilik haline gelmiştir. Bu bilinçle hareket eden tapu sahipleri, hem kendi mülklerini korur hem de potansiyel zararlara karşı daha dayanıklı hale gelirler.