Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin üniter yapısının herhangi bir tartışmaya kapalı olduğunu ve bu konunun bir daha gündeme gelmemesi gerektiğini belirtti. Erdoğan, son günlerde sosyal medyada yapılan bazı tartışmalara yanıt verirken, Türkiye’nin toprak bütünlüğünün, milli birliğin ve beraberliğin korunmasının her zaman öncelik taşıdığını ifade etti. Günümüzde birçok ülkede federasyon ve otonomi taleplerinin gündeme geldiğine dikkat çeken Erdoğan, Türkiye’nin farklı etnik kimliklere sahip olmasına rağmen daima tek bir millete ait olduğuna vurgu yaptı.
Erdoğan, ulusal güvenlik konusundaki hassasiyetlerin de altını çizerek, Türkiye’nin bir zerresinin dahi bölünmesine izin vermeyeceklerinin altını çizdi. Bu bağlamda, üniter devlet yapısının korunmasının sadece bir siyasi tercih değil, aynı zamanda ulusun geleceği açısından hayati bir öneme sahip olduğunu vurguladı. Türkiye'nin modern tarihinde birçok kez bölünme tehlike konuşulmuş olsa da, her defasında milletin birlik ve beraberlik ruhunun, en zorlu zamanlarda bile ortaya çıktığını anımsattı. Bu çizgide Milli Mücadele döneminin ruhunun devam ettiğini ifade eden Erdoğan, "Her birimiz bu ülkenin bir parçasıyız ve bu ülke için, bu millet için her şeyi göze almaya hazırız," dedi.
Erdoğan, Türkiye’nin geleceği açısından üniter yapı düzeninin sürdürülebilirliğinin tartışmaya açık olmadığını, bunun hem bireyler hem de toplum için büyük bir güvence teşkil ettiğini belirtti. Türkiye’nin tarihsel mirası, kültürel zenginliği ve sosyal dokusu göz önünde bulundurulduğunda, birçok farklı etnik grubun bir arada nasıl barış içinde yaşamayı başardığını görmekteyiz. Erdoğan, bu bağlamda; “Her bir vatandaşımız, bu toprakların gerçek sahibidir. Ayrım yapmadan, kimsenin benliğini sorgulamadan bir arada yaşamalıyız," dedi. Bu yaklaşım, yalnızca siyasi bir söylem değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluk olarak da değerlendirilmeli. Toplumun, bu birlikteliği koruma ve geliştirme sorumluluğunu üstlenmesi gerektiğini söyleyen Erdoğan, çağrısını yeniledi.
Son dönemde, fedarasyon ve otonomi taleplerinin her ne kadar gündeme gelmesi, Erdoğan’ın yanı sıra pek çok siyasi figür ve uzmanlar tarafından endişeyle karşılanmakta. Bu durum, sadece siyasi bir tartışma konusu değil, aynı zamanda toplumsal bir bütünlük meselesi. Birçok analiz ve araştırma, Türkiye toplumunun farklı kesimlerinin bu tür taleplere cevabının ne olacağı hakkında yorumlar yapmakta. Ancak, Erdoğan’ın kararlı duruşu, bu tür tartışmalara ne kadar mesafeli durulması gerektiğini açıkça ortaya koyuyor.
Halkın genelinde bu meselenin önemi konusunda bir farkındalık yaratmak isteyen Erdoğan, sosyal medyada yayılan bu tür tartışmaların toplumu bölmekten başka bir işe yaramayacağının altını çizdi. "Türkiye, tek bir bayrak altında, tek bir millet olarak varlığını sürdürecektir," diyerek, bu konuda asla taviz vermeyeceklerini belirtti. Üniter yapı, sadece bir yönetim biçimi olarak değil, aynı zamanda milli kimliğin ve bağların güçlenmesinin bir aracı olarak değerlendirilmelidir. Bu çerçevede, devletin tüm kurumlarının, bu amaç doğrultusunda halk arasındaki iletişim ve işbirliğini artırmalısın." şeklinde bir mesaj verdi.
Erdoğan’ın bu açıklamaları, sadece bir siyasi söylem olmanın ötesinde, toplumsal bir birlik ve bütünlük çağrısı olarak geniş bir yankı buldu. Türkiye halkının bu tür tartışmalara karşı duyarlı olması, devletin temelini oluşturan değerleri daha da güçlendirecektir.